Anksiyeteli bir çok insan, anksiyetenin ve depresyonun birden fazla halini yaşarlar. Anksiyete yaşamaya yeni başlıyorsanız, çok fazla geç olmadan bir destek aramak ve hizmet almak önemlidir. Anksiyete belirtileri ciddiye alınmaz ve tedavi edilmezse ilerleyebilir ve hayatınızın kontrolünü kaybedebilirsiniz.
Bir çok farklı anksiyete türü vardır; En yaygın olanları;
Çoğu insan zamandan zamana kendini gergin ve kaygılı hisseder. Özellikle bir sınav, bir mülakat öncesi, bir topluluk önünde konuşmak, insanların en kaygılı ve stresli olduğu zamanlara bir örnektir. Anksiyetenin bu çeşidi sizi uyanık ve odaklanmış hissettirebilir, işleri en iyi performansla ve daha hızlı yapmanıza yardımcı olabilir.
Yaygın Anksiyete Bozukluğu’na sahip insanlar çoğu zaman kendilerini sadece stresli durumlarda değil, çoğu zaman endişeli hissederler ve bu endişe yoğun ve ısrarcı olduğundan, günlük yaşamlarına etki eder.
Onların bu kaygıları, günlük yaşamın parçası olan bir çok şey ile ilişkilidir: iş,sağlık,aile, finansal meseleler.
Ev işleri ya da randevuya geç kalmak bile, endişeye yer açabilir. Kontrol edilemeyen endişelere ve korkunç şeylerin olabileceği hissine yol açabilir.
6 ay ve daha fazla süredir aşağıda yazan belirtileri taşıyorsanız Yaygın Anksiyete Bozukluğu’na sahip olabilirsiniz. İşte, okulda,sosyal ortamlarda yapılan günlük aktivitelerde kaygının verdiği rahatsızlıkla günlük rutinler aksatılabilir. Bunun yanı sıra fiziksel belirtileri de vardır.
Yaygın Anksiyete Bozukluğu’na sahip kişiler, diğer bozukluklara da sahip olabilirler. (sosyal fobi, depresyon gibi)
Bu kişiler ayrıca alkol ve uyuşturucunun yanlış kullanımı sonucunda baş ağrısı ve bağırsak problemleri gibi bir dizi fiziksel sağlık problemleri yaşayabilirler.
Eğer, 6 ay ve daha fazla bir süre zarfında aşağıdaki belirtileri taşıyorsanız;
Yukarıda verilen tüm semptomlara olan cevabınız ”EVET” ise; aşağıda verilen üç semptomu muhtemelen yaşamışsınızdır.
Yukarıdaki belirtilere cevabınız ”EVET”se, Yaygın Anksiyete Bozukluğu’na sahip olabilirsiniz.
Çeşitli faktörler, Yaygın Anksiyete Bozukluğu’nu tetikleyebilir.
Beyin fonksiyonlarındaki bazı değişiklikler, Yaygın Anksiyete Bozukluğu ile ilişkilidir.
Yaygın Anksiyete Bozukluğu’na sahip olan insanların ailelerin geçmişinde aile üyelerinin birinde mental sağlık problemleri olabilir. Bu, kişide; ailesinde mental problemlere sahip olan biri olduğundan otomatikman, Yaygın Anksiyete Bozukluğu gelişecek anlamına gelmez.
Kişi, hayatını kökten değiştirecek stresli değişimler yaşadığında Yaygın Anksiyete Bozukluğu gelişebilir. Örneğin; çocuğun doğması ya da doğacak olması, işten çıkarılma, kötü giden finansal durumlar, evi-işi değişmek gibi.
Bazı özellikleri kişiliğinde taşıyan kişiler, o özelliği taşımayan kişilere oranla, Yaygın Anksiyete Bozukluğu’na sahip olma riskini daha fazla taşırlar.
Bu özellikler;
Bazı durumlarda, gergin hissetmek son derece normal ve insan doğasında olan bir şeydir. Tanıdığımız insanlar olsun ya da olmasın bazı insanlarla karşılaştığımızda gergin hissedebiliriz.
Bir düğünde ya da bir sunumda konuşma yapmak, iş arkadaşlarına karşı brifing vermek; muhtemelen gerginliğe ve kaygıya yol açacaktır.
Sosyal fobisi olan insanlar için, yukarıda örnek olarak gösterilen durumlarda, yaşanacak olan kaygı ve gerginlik normal insanlara göre daha aşırı olur. Diğer insanların önünde; yargılanmaktan, eleştirilmekten, alay edilmekten, gülünmekten korkarlar. Örneğin, bir restoranda diğer insanların önünde yemek yemek, bazı sosyal fobili insanlar için sorun olabilmektedir.
Sosyal anksiyetenin septomları genel olarak; fiziksel ve psikolojik olarak ikiye ayrılmaktadır.
Sosyal Fobisi olan insanlar için özellikle ön plana çıkan belirtiler şunlardır;
Yukarıda sayılan bu fiziksel semptomlar, başkalarının fark edeceği korkusuyla, kişide daha fazla korku yaratmasına sebep olur.
Sosyal fobisi olan insanlar, yanlış bir şey yapacağı, yanlış ve korkunç şeyler olacağı korkusuyla yaşamak bir yana; bu kafasında kurduğu olumsuz düşüncelerin, başkaları tarafından fark edileceği korkusuyla yaşarlar ve aşırı derecede endişe duyarlar.
Aşağıda sayılan belli yerlerde çok gergin veya utangaç hissettiğin oldu mu?
Sosyal fobinizden dolayı hiç kaçtınız mı? Örneğin;
Yukarıda sayılan listedeki sorulara cevabınız ”EVET” ise; muhtemelen Sosyal fobi sahibi birisiniz.
Sosyal fobinin gelişmesi ve oluşmasının altında bir çok sebep vardır.
Utangaç ya da sosyal hayatında ebeveynleri tarafından engellenen ergenler, özellikle Sosyal fobi açısından çok önemli derece risk altındadır.
Çocuklarda, kolay ağlama, utangaçlık ve aşırı çekingenlik; sosyal fobi geliştirme açısından önemli etkenlerdendir.
Sosyal fobi, aile içerisinde gelişmiş olabilir. Özellikle genetik etmenler, sosyal fobi konusunda etkili olmaktadır.
Bazı sosyal fobili insanlar, toplum önünde küçük düşürülmenin, kötü muamele görmenin, alay konusu olmanın etkilerinin sosyal fobinin gelişimi açısından olumsuz olarak etkilenirler.
Bazı durumlara ve olaylara karşı geliştirilen endişe, kaygı, korku, gerginlik (örneğin, uçak korkusu, hayvanlara karşı olan korku) bazı fobilere örnektir. Birçok insan bir yılan ya da örümcekle karşılaştığında ya da uçağa bindiğinde korkar.
Korku, güvenliğimizi tehdit edeceğini düşündüğümüz olaylara karşı vücudumuzun verdiği doğal olaylardır ancak bazı insanlar bu olaylara karşı abartılı şekilde tepki verirler.
Aslında bu tip insanlar da, korkularının ve verdikleri tepkilerin aşırı olduklarının farkında olsalar da; verdikleri bu tepkilerin kendiliğinden ve kontrol edilemez olduğunu düşünürler.
Bazı fobiler, genellikle panik atakla ilişkilidirler.
Fobi sahibi insanlarda muhtemelen görülen belirtiler;
Bu fobiler; 5 ayrı kategoriye ayrılır;
Bu fobi tipi, hayvan ve böceklere karşı gösterilen korku tipidir.
Bu fobi tipi, daha çok doğal çevrede gerçekleşmesi muhtemelen olaylara karşı gösterilen korku tipidir. (Örneğin;deprem)
Bu fobi tipi, daha çok tıbbi müdahalelere ve uygulamalara karşı oluşturulan korku tipidir.
Belirli durumlara karşı gösterilen korku tipidir. Örneğin, araba sürmek, uçağa binmek.
Örneğin, kusmak.
Daha bir çok, fobi tipine sahip olabilirsiniz. Örneğin, kamu önünde konuşma yapmak bu fobi tiplerinden değil, sosyal fobi kategorisine girmektedir.
Aşağıda verilen durumlarda, gereğinden fazla korktuğun ya da endişe duyduğun oldu mu?
Yukarıda verilen durumlardan kaçtığın oldu mu?
Cevabınız ”EVET” ise, muhtemelen spesifik fobilere sahip olan bir insansınız.
Çeşitli faktörler, spesifik fobi gelişiminde rol oynamaktadır. Bunların 2’si;
Bir çok engellenme eğilimi.
Yukarıda sayılan fobi türlerinin gelişiminde genetik önemli rol oynayabilmektedir. Aile fertlerinde ya da geçmiş aile üyelerinde bu tarz fobilerin olması; sizde de bu tarz fobilerin gelişimini etkileyebilmektedir.
Panik bozukluk, panik atakların ne zaman tekrarladığını, ne zaman kişiyi daha zor durumda bıraktığını açıklamak için kullanılan bir terimdir.
Panik bozukluk şu şekilde tarifi daha güzel yapılabilir;
Panik ataklar yaklaşık 10 dakika içerisinde doruğa ulaşır ve yarım saatten sonra etkisini kaybetmeye başlar ve yerini endişe, yorgunluğa bırakır. Çoğu insan, hayatı boyunca 1-2 kez panik atak geçirir ve kendisinde panik bozukluk olduğunu saptar. Bu kesinlikle yanlıştır. Panik bozukluk tanısı, bir uzman tarafından konulması gerekir.
Panik atak aniden ve beklenmedik zamanlarda gelişir. Dünya nüfusunun %40’ı hayatlarının bir evresinde muhakkak 1 kere de olsa panik atak geçirmiştir.
Panik atak geçiren insanlar, sizin ve etrafındaki şeylerin gerçek olmadığı duygusu yaşayabilirler. Bu belirtinin, vücudun kaygıya karşı verdiği cevap esnasında vücutta meydana gelen fizyolojik değişikliklerden dolayı meydana geldiği düşünülmektedir.
Aşağıda verilen durumlardan en az 4 tanesini yaşadığınız oldu mu?
Yukarıda verilen semptomların 4 veya daha fazlasını hissetmiş, önümüzdeki 1 ay içerisinde ”tekrar geçirecek miyim?” endişesini yaşadınız mı? Cevabınız ”EVET” ise muhtemelen Panik Bozukluğa sahipsiniz.
Panik bozukluğa sebebiyet veren durumlar yalnızca bir tane değildir. Çeşitli sebepler, Panik Bozukluğa sebep olmaktadırlar.
Aile üyelerinizden herhangi birinin Panik Bozukluğa sahip olması, sizin de Panik Bozukluğa sahip olmanıza sebep olabilir.
Bazı biyolojik tıbbi hastalıklar(Örn:hipertiroid,astım,KOAH) panik bozuklukla ilişkilidir.
Aşırı derecede stresli hayat yaşantısı, hayatınızda yaşadığınız kötü tecrübeler(çocukken tecavüz,mağduriyet) Panik Bozukluğa sebep olabilir.
Bir önceki yazımız olan Anksiyete Bozukluğu Tedavisi Ne Kadar Sürer başlıklı makalemizde anksiyete bozukluğu belirtileri, anksiyete bozukluğu durumunda ne yapılmalı ve anksiyete çeşitleri hakkında bilgiler verilmektedir.
Kalp rahatsızlığı olanların Citoles ilacını daha dikkatli kullanması gerekmektedir. Bu makalede "Citoles kalp krizi riskini…
Bu makalede Citoles unutkanlık yapar mı sorusuna cevap vermeye çalışacağım. Antidepresan ilaç kullananlarda geçici olarak…
Bu makalede Citoles kafa yapar mı sorusuna cevap vereceğim. Makalenin sonunda ilacı kullananları yorumları yer…
Bu makalede Citoles uyku yapar mı sorusuna cevap vereceğim. Makalede ayrıca aşağıdaki sorulara cevap verilecektir:…
Antidepresan ilaçların çoğu yan etki olarak kilo aldırmakla birlikte, bu tür ilaçların yan etkileri kişiye…
Citoles 10 mg kilo aldırır mı ? Evet, böyle bir risk var ama hastanın kilo…
This website uses cookies.